2011 Spor Başkenti Valencia kentinden Avrupa’nın Spor Başkenti bayrağını 2012 için devralan İstanbul’da Türkiye sporla toplumsal bütünleşme yaşayacak.
Brüksel’de bulunan Avrupa Spor Başkentleri Birliği’nin (ACES- Federation for the Association of the European Capitals and Cities of Sport) Seçici Kurul’u 2001’den beri her yıl ‘Spor Başkenti’ ünvanını bir Avrupa Birliği (AB) ülkesi şehrine veriyor.
Türkiye birlik üyesi olmasa da AB Birliği ile yapılan özel anlaşmalardan dolayı bu kategoride değerlendiriliyor. Aslında ACES’in verdiği tek ödül spor başkenti ödülü değil. Her yıl üç farklı kategoride ödül veriyorlar: Avrupa Spor Başkenti, Avrupa Spor Kenti ve Avrupa Spor Şehri.
Uç farklı kategorinin temel ayrılma noktası ise verildikleri şehirlerin nüfus sayılan. Avrupa Spor Başkenti olabilmek için aday olan şehrin en az 500 bin nüfuslu olması gerekiyor. Nüfusu 25 bin ile 499 bin 999 arasında olan kentler ise, Avrupa Spor Kenti kategorisine başvurabiliyorlar. 25 binin altında nüfusa sahip olanlar ise ancak Avrupa Spor Şehri ünvanını almaya hak kazanabiliyorlar.
BAŞKENT, KENT, KÜÇÜK ŞEHİR
ACES her yıl en fazla bir ‘Başkent’, dokuz ‘Kent’ ve 18 de ‘Küçük Şehir’ kategorisinde ödül verebiliyor. Bir spor başkenti seçildiği yıl için en az 36 uluslararası, ulusal, bölgesel ve yerel anlamda spor organizasyonu düzenlemekle yükümlü.
Bu organizasyonlara AGES delegelerinin de katılımının gerçekleşmesi gerekiyor. Sorumluluk anlamında spor kentlerinin 24, spor şehirlerinin ise 12 organizasyon düzenlemesi ACES Tüzüğü’nde asgari sınırlar olarak belirlenmiş.
SORUMLU KENT İSTANBUL
Gelelim AGES’in bu ödülü vermesindeki esas amacına, yani İstanbul’un 2012 yılı için sorumluluklarına:
ACES’in ödülünün asıl gerekçesi, sporun toplundan bütünleştirici, yaşam standartlarını yükseltici, etik değerleri koruyucu ve sağlıklı bireyler oluşturucu özelliklerini ön plana çıkartarak söz konusu şehrin, sporu kullanarak, toplumsal gelişimini sağlamak.
Dikkat edildiğinde, bu amacın aslında olimpiyatların amacıyla çok benzeştiğini görebiliyoruz. Zaten Avrupa Olimpiyat Komitesi ve Avrupa Birliği Komisyonu, AGES’in ana ortakları durumundalar.
BEŞ OLİMPİK GELENEĞE DİKKAT
Peki, Avrupa Spor Başkenti ünvanı alan bir kent bu süreçte ne yapmalı?
AGES yönetim kurulu olimpik gelenekleri de göz önünde bulundurarak beş genel hedef çıkartmış:
•Spor yaparken keyif alma
•Başarı için istek duyma
•Sosyal deneyim yaşama
•Fair Play’i öğrenme
•Sağlığı geliştirme
işte bu beş temel prensip, İstanbul’un 2012 yılında Spor Başkenti ünvanı ile düzenleyeceği tüm aktivitelere temel teşkil edecek
OYUN KURALINA GÖRE OYNANACAK
Düzenlenecek organizasyonlarda nelere dikkat edilmesi gerektiğini ise şöyle sıralayabiliriz:
Spor Başkenti ünvanı şehirlere verildiği için bu yapıyı kontrol edecek kurum belediyeler oluyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin spor organizasyonunu yöneten kurum da Spor A.Ş. olduğuna göre, 2012’deki düzenlenecek tüm spor başkenti organizasyonları, bu kurumun kontrolünde yapılacak. Bu noktada ilk hedeften yola çıkarsak, bireylere ve topluma bir bütün olarak hem eğlenme hem de vücut geliştirme anlamında spor yaptırmak için kurumun spor kulüpleri, sağlık kuruluşları, okullar ve gençlik kulüpleri de organize bir şekilde çalışması gerekecek.
Sporun eğlencesinin yanında, bireylerin başarı kazanma anlamındaki arzularını da karşılayabilmek için yaş aralığı ve hedef gruplar dikkate alınarak çocuklar, öğrenciler, çalışanlar ve yaşlılar için çeşitli turnuvalar düzenlenmesi gerekiyor.
Spor kulüpleri, okullar, gençtik kulüpleri ve benzeri gruplara çeşitti spor salonları, spor alanları ve spor teçhizatı sağlayacak olan belediyelerin aynı zamanda sporun kuradanın da ‘fair play’ çerçevesi altında katılımcılara öğretmesi çok önemli.
Belediyelerin; spor kulüpleri, sivil toplum kuruluşları, iş dünyası ve okullarla ortak çalışmalar yapması, halkı spor yapmaya teşvik ederken aynı zamanda özellikle gençlerin kötü alışkanlıklardan uzak tutulması için gereken çabaların gösterilmesi gerekiyor.
Günümüzde Avrupa’da yaklaşık 750 bin spor kulübü bulunuyor. Bu sayı her geçen gün de giderek çoğalıyor. AGES’in bu kulüplere tek tek ulaşıp üyeleri bilinçlendirme şansı olmasa da; her yıl 2O’yi aşkın şehre verdiği ‘spor başkenti/kenti/küçük kenti’ misyonu de bu sorumluluğu belediyelere delege ederek birçok farklı ülke ve kültürde spor yoluyla toplumsal bilinçlendirmeyi hedeflediği biliniyor.
Umarız, 2012 Avrupa Spor Başkenti ünvanı, 15 milyona yakın nüfusu olan İstanbul şehri için de spor aracılığıyla toplumsal gelişimin hızlanmasını ve farklı kültürlerin kaynaşmasını sağlar.