Son beş yılda sıkça duyduğumuz Blockchain teknolojisinin Türkçe karşılığının ne olabileceği konusunda farklı öneriler yapıldı. Bu alanda deneyimli olanlar Blockchain olarak kullanmaya devam etseler de kayıt zinciri de, kullanılmaya başlandı. Tübitak’ın Bilgem üzerinde Blokzincir Araştırma Laboratuvarı kurması ve blokzincir çalıştayı yapmasından sonra artık “blokzincir” olarak kullanımı yaygınlaştı. Bitcoin furyası ile başlayan ve çok kısa sürede fiyatı yükselerek pek çok insana büyük maddi getiri sağlayan sanal paralar, kavramın herkes tarafından duyulmasını sağladı. Özellikle ekonomi bilimi ile uğraşan uluslararası otoritelerce bitcoin ve benzeri varlıkların değer saklama ve güvenlik özelliklerinin olmadığı eleştirisi yapılarak, kriptoparaları dünya tarihinin en büyük balonu olarak niteleyenler de oldu. Fakat özellikle teknoloji ve bankacılık ile yakından ilgilenenler tarafından dünyayı değiştirecek bir teknoloji olduğu ileri sürüldü ve iki farklı görüş oluştu.
Aslında kriptoparalar ve blokzincir konusunda en hızlı gelişmeleri kateden ülkelerin Çin ve Rusya gibi ülkeler olması, Putin ve Şi Cinping’in blokzincir teknolojilerinin geleceği değiştireceği, bu teknolojilere sahip olmayanların sahip olanlara tam bağımlı olacağı yönündeki açıklamaları ve bu teknolojileri desteklemeleri Batı bloğundaki ülkeleri özellikle kriptoparalara karşı daha temkinli olmaya sevk etti. Bitcoin gibi Kriptoparalar uluslararası bankacılık ve finans kurallarını ve ambargoları etkisizleştirebilirdi ve bu durum en çok doların gücünden etkilenen Rusya ve Çin gibi ülkeler için önemliydi. Twitter’ın kurucusu Jack Dorsey internetli dijital dünyanın bir para birimi olacağını ve bunun bitcoin olabileceğini söylerken dünyanın en büyük online alişveriş mağazalarından Alibaba’nın kurucusu Jack Ma blokzincir teknolojisinin hızlı para transferi sayesinde dünyada banka hesabı olmayan 1.7 milyar insanın da ekonomiye ulaşmasına öncülük edebileceğini ve hayalimizin ötesinde bir etkisinin olabileceğini belirtiyor.
Bununla beraber dünya ekonomisinin yönünün belirlendiği Amerika’da SEC (Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu) ve Senato, kriptoparaları değerli varlık mı yoksa araç mı olarak kabul edeceğini tartışırken, birçok ülkede yasaklanma ve sınırlama getiriliyor. Henüz tam bir düzenleme, denetleme ve tanımlama mekanizması oluşturulamamış olması bu alandaki girişimleri azaltmakta ve henüz deney aşamasıyla sınırlamaktadır. Bitcoin ve fiyatı onunla ilişkili değişen diğer koinlerin fiyatının çok kısa bir sürede yüz veya bin katına çıkması, birçok yatırımcıya büyük bir getiri sağlamışken yine çok kısa bir zamanda yarı yarıya düşmesi ve çok değişken bir fiyat grafiğinin olması, borsaların denetlenememesi, uluslararası kaçakçılık için kullanılabilir olması gibi nedenlerle koinleri yatırım aracı olarak düşünenler de tedirgin olmaktadır.
Blokzincir Teknolojisi
Blokzincir teknolojisinin sunabilecekleri ve dijital geleceğimiz için potansiyeli tüm bu toz bulutunun arasında kalmış ve tam olarak anlaşılamamıştır. Aslında son zamanlarda Bitcoin gibi kriptoparalar ile blokzincir teknolojilerinin farklı değerlendirilmeleri gerektiğini ileri sürenler biraz da blokzincir teknolojisine odaklanılması gerektiğini düşünenlerdir. Çok kısa bir sürede zengin olmak isteyen, ürünün özelliklerini bilmeden yatırım yapan ve büyük zararlarla günü kapatan yatırımcılar bu alandaki gelişmelere zarar verebilirler. Blokzincir birçok gelişmenin sonucunda ve onların üzerine bina edilen bir teknoloji olarak düşünülebilir. Günümüzde veri üretme hızı yıllar itibariyle üssel olarak artmaktadır. Her bireyin, kurumun, varlığın, elektronik aletlerin, nesnelerin sürekli veri üretmesi ve bu veriyi anlık olarak ölçerek büyük veritabanlarına kaydedebilmemiz büyük veri çalışmalarını gerektirdi. Büyük veri dizinleri veritabanlarında merkezi olarak saklanabiliyor ve erişim hakkı sınırlı olarak verilen kişilerce ulaşılabiliyor, değiştirilebiliyor ve kullanılabiliyordu. Fakat bu verinin merkezi olarak tutulması hem etki alanını kısıtlıyor ve hem de bütün verilerin istenmese bile başkalarıyla paylaşılmasını gerektiriyordu.
Küçük veri kümeleri için merkezi bir kayıt anlaşılabilir fakat büyük veri için dağıtık veri merkezleri gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Bu noktada verilerin çok sayıda bilgisayar üzerinde dağıtılarak tutulması dağıtık kayıt defterleri (distributed ledger) kavramını getirdi. Fakat bu durumda verinin şifrelenerek güvenliğinin sağlanması ve hem de dağıtılan her noktada tutarlı olarak aynı kaldığının garanti altına alınması gerekmektedir. Örneğin bir bilgisayarda değişen bir verinin (para, mal ve hizmet girdisi, müşteri kaydı, hasta bilgileri, seçmen bilgisi vb...) diğer bilgisayarlarda da değişmesi ve sistemin tümünün bu değişiklik üzerinde mutabakata varması ve kayıt defterine bunun işlenmesi gerekmektedir. Bununla beraber veri kümesine önce ve sonra eklenen parçaların da aynı şekilde düzenlenmesi ve toplam bütüne eklenmesi ve bu sürecin verinin güvenliği sağlanarak yapılması gerekiyor. Blokzincir teknolojisi verinin çok fazla sayıda bilgisayarda saklansa bile sürekli aynı verinin kaldığını, değişikliklerin aynı şekilde işlendiğini ve sadece veri merkezinin değil o verinin ilgilendirdiği kişinin kendi verisini şifreleyerek saklayabilmesine ve sadece kendisinin erişebilmesine imkân sağlıyor. Bu işlemi veriyi blok dediğimiz parçalara bölünmüş şekilde tüm dağıtım noktalarına yayarak kayıt defterine kaydetmesi şeklinde yaptığı ve yeni gelen blokları birbirine zincir şeklinde eklemlediği için blokzincir ifadesi oluşmaktadır. Yeni gelen bir veri bloğu geldiğinde yazılım bazlı bir kriptoloji metodu kullanılarak önceki bloğun özeti alınarak, yeni veri bu özet kullanılarak zincire ekleniyor. Bu durumda tüm zincirin her halkası güvenlik sürecinden geçtiği için zincirde herhangi bir dış müdahale ve bozulma olması durumunda anında bu bilinebilecek ve güvenlik sağlanmış olacaktır. Bu temel çalışma prensibi daha da geliştirilerek kapalı, herkese açık, yarı açık, kamu, özel gibi çok farklı çeşit ve sayıda blokzincir geliştirilebilmektedir. (Ahmet Usta, Serkan Doğantekin, Blockchain 101, 2017).
Aslında veritabanları üzerinde işlenen ve verinin güvenli olarak çok fazla noktada, hatta dünyadaki tüm bilgisayarlarda her birey tarafından tutulmasını sağlayabilecek blokzincir neden önemli olabilir ve neleri değiştirebilir. Öncelikle bu teknoloji etki alanlarındaki sınırları kaldırmaktadır ve internetin ve bilgisayar erişiminin olduğu tüm noktalara veri erişimini sağlamaktadır. Her nesnenin, bireyin ve kurum tarafından oluşturulan veriler aslında bizim ihtiyaçlarımız, ürettiğimiz ürünler ve çıktılar olabilir. Blokzincir teknolojisi kullanarak veriler bir noktadan bir noktaya gönderilebiliyor, depolanabiliyor ve güvenli bir şekilde veri sahibi tarafından erişilebiliyorsa bu veri değer şeklinde de olabilir. Peki bu veri sözleşme şeklinde olursa ve otomatik olarak iki tarafın birbirini tanımasına gerek kalmadan anlaşmalarını ve değerli varlıkları değişmelerine imkân tanırsa neler olabilir. Özellikle Etherium bazlı akıllı sözleşmeler aslında birçok yeni uygulamanın da geliştirilmesinin yolunu açtı. (Tübitak Blokzincir Çalıştayı, 2018).
Yeni Blokzincir Uygulamaları
Teknik altyapıda protokoller (ethereum, Neo), VPN, dosya kopyalama ve eşzamanlı tutma (dropbox ve drive yerine yeni teknolojiler), hesaplama, yapay zeka uygulamaları başta olmak üzere yeni uygulamalar geliştirildi. Bu alanda en önemli gelişmeler yeni blokzincir uygulamalarının geliştirilebileceği platformların geliştirilmesiydi. Bu alanda Stratis, Nxt, Neblio, Rchain, Ubiq, Tomochain gibi pekçok platform çalışması geliştirilmektedir. Eğer iş hayatındaki kurumların geliştirecekleri kendi blokzincirleri yemek olarak düşünülürse, platform blokzincirleri yemeklerin pişirildiği restoranlar, restoranların bulunduğu caddeler, veya caddelerin oluşturacağı şehir olarak düşünülebilir. Diğer blokzincirler platformlar ve protokolleri kullanarak işlem göreceklerdir. Blokzincir altyapısına yönelik bu çalışmalardan sonra birçok alanda uygulamalar geliştirilmeye hızlıca başlandı. Finans piyasaları için kriptoparalar (Litecoin, omisego), kriptoparaborsaları, paypal gibi dijital ödeme yöntemlerine rakip olacak ripple gibi uygulamalar, yatırım kurumlarına alternatif uygulamalar, bitpay gibi kriptoparalarla ödeme yapabileceğiniz kredi kartları, yüzlerce yıldır benzer olan bankalara rakip olacak yeni bankacılık uygulamaları, dijital değerlerinizi saklayabileceğiniz cüzdanlar, geleneksel olarak bankaların yaptığı kredi verme işlemlerinin akıllı sözleşmelerle yapılabildiği uygulamalar, muhasebe uygulamaları, dünya çapında sigortalamayı hedefleyen sigortacılık uygulamaları ve borsalar geliştirilmeye başlandı.
Kamu ve özel kurumlar için vatandaş ve müşteri bilgilerini hem gizli ve hem de güvenli şekilde tutulmasına imkân sağlayan ve aynı şekilde müşteriyi tanımaya yarayan Thekey, civic gibi uygulamalar geliştirilmektedir ve bu uygulamaların örneğin seçme-seçilme sürecini son derece güvenli ve gizli hale getireceği öngörülmektedir. Kişiler arasındaki alışverişlerde fiziki ödemelerin olması doğaldır, fakat insansız ve akıllı araçlarla robotların daha çok beklendiği dijital geleceğimizde insansız nesnelerin birbirlerine ödeme yapması için dijital bir 30 değer akışı gerekli görünmektedir. Bu noktada içerik, değer üretme, nesnelerin interneti, mal ve hizmetlerin tüm dünyaya dağılımını ve her noktada blokzincir tabanlı olarak takibini sağlayan tedarik zinciri/lojistik uygulamaları, online yayıncılık uygulamaları giderek artmaktadır.
Kişisel veri üretimi ve ihtiyaçlarımız düşünüldüğünde yetkilendirme alanında, instagram, twitter gibi uygulamaların yerini alacak blokzincir tabanlı investfeed, matchpool gibi uygulamalar, obsidian gibi telegram ve whatsapp mesajlaşma programlarına rakip çalışmalar, sağlık ve genetik verilerinizi saklayan ve değerlendiren çalışmalar, reklamcılık uygulamaları gün geçtikçe artmaktadır. Doğal olarak en büyük değişimin fiziki alışverişin yerini alan online alışveriş piyasasında olması beklenmektedir. Bu alanda amazon, ebay gibi dev şirketlere rakip olacak Syscoin, openbazaar gibi uygulamalar, tüm dünyada biletlemeye imkân tanıyacak çalışmalar, gayri menkul kiralama, değere dönüştürme, satış konusunda yapılan çalışmalar, online kumar, oyun ve sporlar ile sanal gerçeklik uygulamaları her gün artmaktadır. Bu uygulamaların geliştirilebilmesi için gerekli kaynaklar ise bu uygulamaların çalışması için kullanılacak kriptoparaların (koin) başlangıç koin satışı (ICO) ile müşterilerine satılmasıyla elde edilmekte, bu coinler daha sonra kriptopara borsalarında değer olarak alınıp satılabilmektedir.
Dikkat edilirse uygulamalarda henüz şirketler, kurumlar ve devlet hizmetleri boyutuna inilmemiştir. blokzincir teknolojisinin etkisi ispat edilirse her şirketin blokzincir uygulaması geliştirerek kendi mal ve hizmetlerini kriptoparaya dönüştürmesi ve değer değişimini bu şekilde yapması, muhasebesinden lojistiğine blokzincir teknolojisiyle çalışması rekabetçi bir duruş için gerekebilir. Genel olarak değişken veri üreten, veri üretilen kullanıcı sayısı birden fazla olan ve kimin ürettiği bilinmeyen (müşteriler gibi), güvenilirliğin önemli olduğu yapılar için blokzincirler gerekli olacaktır. Bu şekilde sınırların kalkması ve tüketiciler için mal ve hizmetlerin dünyanın herhangi bir bölgesindeki bir kurumdan alınması, ödemenin herhangi bir aracı olmadan yapılması ve yine herhangi bir aracı olmadan güvenli bir şekilde kendi verinize ulaşabilmeniz mümkün olacaktır. İş hayatındaki kurumlar için kolayca dünyanın herhangi bir noktasındaki müşteriye ürün satış olanağı sağlanmış olacaktır. Bununla beraber kriptovarlık piyasasının henüz kontrolsüz olduğu, dolandırıcı niteliği olan birçok kişiye açık olduğu, fiyat hareketleri sonucunda büyük zararların yapılabildiği, ürünlerin henüz test ve prototip aşamasında olduğu bilinmelidir. Bankacılık, finansal teknolojiler, bulut bilişim, ödemeler, kredi sistemleri, noter hizmetleri, değerli belge yaratma ve saklama, eticaret ve vatandaşlık hizmetleri başta olmak üzere her alanda yaygın kullanımı sonucu dijital gelecek sınırların önemsizleştiği, çok daha entegre, hızlı ve değer üretilen bir yer olabilir.