Göç meselesi bir küresel ve tarihsel olgu olarak yeni değil. İnsanlık, dünya ve ülkeler tarihi bir anlamda göçlerin tarihi olarak okunabilir, yazılabilir. Göçlerin uzun geçmişini bir yana bırakıp, İkinci Dünya Savaşı sonrasının kısa tarihine bakarsak dünya üzerindeki insan hareketliliğinin, yurttaşlık ve insan haklan söylemi ile kurumlan çerçevesinde istikrarlı olmasa da bir düzene oturduğunu, uluslararası düzeyde kurumsallaştığını söyleyebiliriz. Yine de zaman zaman konunun siyaset ve kamuoyunun gündemine girdiği, örneğin 1960’lardaki “misafir işçi” uygulamasında olduğu gibi, yoğun tartışmalı dönemler olmaktaydı. 1980’lerden itibaren ise hem göç dalgaları ve tartışmaları yaygınlaştı, hem de mesele neredeyse içinden çıkılamaz, eldeki kurumlar ve söylemler çerçevesinde idare edilemez çatışmalı boyutlara ulaştı. Geçtiğimiz yıllarda, Türkiye dâhil çeşitli Akdeniz ülkeleri üzerinden Avrupa Birliği kapılarına dayanan göç ve Avrupa Birliği’ne bağlı ülkelerin gelen göçe direnmeleri, konuyu birden dünya gündemine taşıdı. Amerika Birleşik Devletleri Başkanlığı’na yeni seçilen Donald Trump’ın yedi Müslüman çoğunluğa sahip ülkeye bir başkanlık kararnamesi ile koyduğu vize engeli ise, tartışma ve çatışmaları olabildiğince alevlendirdi. Ülkemize sığınmış bulunan iki buçuk milyonu aşan Suriyeli, sayılan kesin bilinmeyen Afrika ve Asya üzerinden Türkiye’ye gelen göçmen, bunların hukuksal statülerine, yaşam koşullarına ilişkin tartışmalar, ülke içi siyasetin ve hepimizin gündelik yaşantısının kaçınılmaz bir parçası oldu. Kısaca hem ülke içi, hem de dünya çapında bir göç olgusunun getirdiği tartışmaların içindeyiz. Dosyamızla Türkiye’den Avrupa’ya göçün tarihine ve geldiği noktaya (Doç. Dr. Levent Soysal, Kadir Has Üniversitesi), son dönem gelişmeler üzerine Avrupa ile Türkiye arasında yapılan anlaşmanın içeriğine (Prof. Dr. Şule Toktaş, Kadir Has Üniversitesi ve Prof. Dr. Ahmet îçduygu, Koç Üniversitesi), Türkiye-Yunanistan arasındaki geçişlerde çalışma yapan göçmen dayanışma gruplarının çabalarına (Doç. Dr. Eylem Yanardağoğlu ve Doç. Dr. Pantelis Vatikiotis, Kadir Has Ünivresitesi) ve Türkiye ve Ortadoğu’ya yayılmış göçmen kamplarına (Mimar/Delft Üniversitesi Doktora Adayı Merve Bedir) bir pencere açmak istedik.