Marie Curie Ödüllü Bilim İnsanımızın Sonuncusu Bir İktisatçı

Marie Curie Ödüllü Bilim İnsanımızın Sonuncusu Bir İktisatçı

Polonyum ve radyum elementlerini bularak bilim alanında bir çığır açan ve aşırı dozda radyasyona maruz kalmaktan yaşamını yitirdiği için kendisine “bilim için ölen kadın” da denilen Marie Curie Ödülü’ne Kadir Has Üniversitesi’den dört öğretim üyesi layık görüldü. 2012 Şubat ayında ödülünü alan Kadir Has Üniversitesi Ekonomi Bölümü öğretim üyesi Özgür Orhangazi ile ödül aldığı projesi ve çalışmaları üzerine konuştuk:

Araştırma konunuzu anlatır mısınız?

-    Projenin temel sorusunu finansallaşma olgusunun ekonomik büyüme ve bölüşüm ilişkilerini nasıl etkilediği oluşturuyor. Kadir Has Üniversitesi’ne gelmeden önce yaptığım çalışmalarda finansallaşma olgusunun A.B.D. ekonomisinde nasıl ortaya çıktığını, sebeplerinin neler olduğunu ve ne gibi sonuçlara yol açtığını incelemiştim. Bu çalışmada da finansallaşmanın gerek Türkiye ekonomisi gerekse diğer ‘gelişmekte olan ülkeler’ olarak sınıflandırılan alt ve orta gelirli ülkelerdeki gelişim sürecini incelemeyi planlıyoruz.

Gelişim sürecini nasıl inceleyeceksiniz?

-    Araştırmanın belli başlı sorulan şunlar: Türkiye ekonomisindeki finansallaşma sürecinin tarihsel bir politik ekonomi analizi ve benzer ülkelerle mukayesesi; finansallaşma ile ekonomik büyüme ve bölüşüm ilişkileri arasındaki etkileşim kanallarının saptanması; finansallaşma sürecinin ekonomik modellemelerinin geliştirilmesi ve finansallaşma süreci tarafından yaratılan potansiyel finansal kırılganlık kaynakların saptanması.

Bu sorular nelerin cevabı olacak?

-    Bu sorularla bir yandan finansal ilişkiler ve değişen uluslararası parasal sistemin ekonomik kalkınma ve bölüşüm ilişkileri üzerindeki etkisi hakkında gittikçe büyüyen literatüre eleştirel bir katkıda bulunurken, bir yandan da kapitalist ekonomide içkin olmakla birlikte finansallaşmanın giderek arttırdığı kırılganlık ve kriz eğilimlerine karşı ne gibi alternatif iktisadi politikalar geliştirilebileceğini araştıracağız.

ARAŞTIRMA GRUBU OLUŞTURULACAK

Projeye nasıl başvuruluyor?

-    Başvuru süreci zor bir süreç değil. Tek önemli şartı, doktorasını gelişmiş bir ülkede tamamlamış, doktora sonrası araştırmacı pozisyonunda çalışmış ve Avrupa Birliği ülkesine dönmek istiyor olmak. Sonra bir hakem heyeti tarafından desteklenmeye değer görülen projeler seçiliyor ve ona göre destek alıyor. Takriben 6 ay süren bir süreç oluyor.

Bu proje kapsamında çalışmalarınız neler olacak?

-    Proje desteğiyle Üniversitemiz’de bir araştırma grubu oluşturulacak. Bu araştırma grubuna gerek kendi yüksek lisans ve doktora öğrencilerimiz gerekse dışarıdan araştırmacılar katılacak. Buna ek olarak, proje kapsamında bu alanın önde gelen araştırmacıları hem araştırmaya katkıda bulunmak hem de çeşitli seminer ve workshoplar düzenlemek üzere üniversitemizde konuk edilecek.

Marie Curie Ödülü’nü kazandığınızı öğrendiğinizde tepkiniz ne oldu?

-    Sevinç duydum tabii ki; ama aslında yarı yarıya bu desteği alacağımı bekliyordum. Beni asıl sevindiren ise bu gibi araştırmalar yapacak olmaktı.

Ekonomi; sayılarla ifade edilse de çok elementli bir kavram. Herhangi bir açıklamada bulunurken sayılar dışında nelerden destek alıyorsunuz?

-    İktisatta şöyle bir şey var; giderek sayısallaşan ve giderek modeller üzerinden anlatılan bir disiplin haline geldi. Bu çok yeni bir gelişme fakat esasen iktisat, insanların ne yaptığı üzerinden giden bir bilim olduğu için insanlığı anlatan bir kavram. İnsanların yaptıklarını da herhangi bir matematik denklemi içine sokmak neredeyse imkânsız. Birincisi, herhangi bir şeyi anlamak için kesinlikle onu tarihsel olarak anlamak gerekiyor. Dünyaya nasıl baktığınız da yaptığınız işi çok belirleyen bir şey; geleceğin öngörülür olup olmadığım da yine sizi felsefi düşünsel yapımz ele verir. Tarihsel arka plan ve felsefi yaklaşım; benim için en önemli iki başlık. Bu da beni iktisatçılar arasında azınlıkta olan bir grubun içerisinde bırakıyor.

Marie Curie Ödüllü Üç Khas’lı Daha Var

2011 ’de Avrupa Birliği 7. Çerçeve Programı Marie Curie-Tersine Beyin Göçü Desteği kapsamında üç araştırma projesi üniversitemize kazandırıldı.

CURIE1: Sanat ve Tasarım Fakültesi'nden Yrd. Doç. Dr. Orçun Kepez, Temmuz 2010’da başlayan ve üç yıl sürecek olan projesinde alan araştırmaları yoluyla bakım evlerinde kalan yaşlıların yaşam kalitesini artırmaya yönelik tasarım kriterleri geliştirecek.

CURIE 2: Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Serhat Erküçük Kasım 2010’da başlayan ve üç yıl sürecek olan projesinde kalabalıklaşan frekans bantlarının lisans paylaşım sorununu çözebilmek için alternatif iletişim teknikleri üzerinde çalışacak.

CURIE 3: Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Öznur Yaşar Diner 'Dört-aranabilir çizgeler için yasak minör çizgelerin tespiti’ adlı projesi ile yasak çizgelerin yapısal olarak elde edilmesi ve bu bulguların daha yüksek sayıdaki arayıcıya genellenebilmesi hakkında çalışmalar yapacak.

MARİE CURIE KİMDİR?

Aslen PolonyalI bir fizik-matematik profesörünün kızı olan Marie Curie, bilimle ilk olarak babasının Varşova’daki laboratuvarında tanıştı. 1891 ’de Sorbonne Üniversitesi’ne girdi, fizik doktorası yaptı. 1895’te öğretmeni Pierre Curie ile evlendi. Curie çifti 1898’de uran elemanından 3 milyon defa daha kuvvetli radyoaktivitesi olan 2 yeni eleman buldu. Nükleer fizik ve kimya araştırmalarının temelini meydana getiren bu çalışmaları için Curie’lere 1903 Nobel Fizik ödülü verildi. Marie Curie 1911 ’de radyumun özelliklerini keşfetti; bu başarısı ise ona Nobel Kimya Ödülü’nü getirdi. Marie Curie dünyada Nobel ödülünü iki kez alan tek bilgindir.